Thirty-second Week: Weekly Lesson Plan
Thirty-second Week
Nihat KASIM
0
give a lift | arabayla bırakmak |
challenge | zorluk, meydan okuma |
table | tablo |
trip | gezi, yolculuk |
realistic | gerçekçi |
concert | konser |
own | kendisi, kendine |
donkey | eÅŸek |
accomodation | konaklama |
meal | yemek, öğün |
include | içermek, kapsamak |
skiing | kayak |
teen | ergen |
price | fiyat |
make friends | arkadaÅŸ edinmek |
recommend | önermek |
sunbathing | güneşlenme |
surfing | sörf |
at the same time | aynı anda |
inexpensive | ucuz ve kaliteli, pahalı olmayan |
unusual | ender, alışık olunmayan |
dramatic | heyecan verici, abartılı |
sunset | gün batımı |
view | görüş, görünüş, manzara |
spectacular | harikulade |
audition | ses ve oyuncu seçme sınavı |
hate | nefret etmek |
believe it or not | ister inan ister inanma |
safe | güvenli |
promise | söz vermek |
result | sonuç |
get married | evlenmek |
novel | roman |
make a film | film yapmak (çekmek) |
future | gelecek |
cloudy | bulutlu |
cold | soÄŸuk |
foggy | sisli |
hot | sıcak |
rainy | yaÄŸmurlu |
snowy | karlı |
sunny | güneşli |
warm | ılık, hafif sıcak |
windy | rüzgarlı |